Halk Diplomasisinin Sürekliliği ve Rusya-Türkiye İlişkilerinin Gelişimindeki Rolü
2025 yılı, Sovyetler Birliği Dış Ülkelerle Kültürel İlişkiler Tüm Birliği (VOKS)’un kuruluşunun yüzüncü yıl dönümüdür. VOKS, Sovyet ve ardından Rus halk diplomasisinin tarihinin başlangıcı olmakla kalmayıp, aynı zamanda uluslararası ilişkilere yeni bir yaklaşımın — siyasî söylemler ve deklarasyonlar yerine kültür, karşılıklı saygı ve insani iletişim aracılığıyla kurulan bağların — sembolüdür.
1925 yılında kurulan VOKS, sanat, bilim ve eğitim aracılığıyla halkları bir araya getiren ilk platform olmuştur. O dönemin zor siyasî koşullarında kültürel bir aracı kurum olarak görev yapmış, fikir alışverişine ve yaratıcı etkileşime katkı sağlamıştır. Sanatçılar, bilim insanları, yazarlar, yönetmenler ve eğitimciler, Sovyet kültürünün zenginliğini yurt dışında temsil ederken, diğer ülkelerin başarılarını da önyargısız ve ideolojik engeller olmaksızın tanıma fırsatı bulmuşlardır.
Bu geleneğin sürekliliği, SSCB’nin dağılmasından sonra da korunmuştur. Sovyet Dostluk Dernekleri Birliği, Rus Uluslararası İşbirliği Derneği, Rusya Dış Merkezleri ve bugün Federal Ajans “Rossotrudniçestvo” aynı misyonu sürdürmektedir: insani ve kültürel işbirliği yoluyla uluslararası güvenin pekiştirilmesi.
Rossotrudniçestvo; eğitim, bilim, sanat ve halk diplomasisi alanlarında projeler geliştirmekte, yurtdışındaki soydaşları desteklemekte, açık diyalog ve işbirliği için platformlar oluşturmaktadır. Bu deneyim, özellikle Rusya-Türkiye ilişkileri açısından büyük önem taşımaktadır; zira insani ve kültürel bağlar, karşılıklı anlayışın sağlam bir temelini oluşturabilir.
Rusya ve Türkiye — coğrafî, tarihî ve manevi olarak birbirine bağlı iki komşu ülkedir. Rossotrudniçestvo’nun, tiyatroların, sergi salonlarının, üniversitelerin ve sivil toplum kuruluşlarının ortak girişimleri, ülkelerimiz arasında dostluğun canlı köprüleri hâline gelmektedir. Ortak festivaller, sergiler, eğitim programları ve kültürel değişim etkinlikleri, birbirimizi yabancı değil, benzer değerlere ve hedeflere sahip insanlar olarak görmemize yardımcı olmaktadır.
Bu süreçte “sahadaki çalışanların” — kültür merkezi personelinin, öğretmenlerin, çevirmenlerin, koordinatörlerin ve gönüllülerin — emeği özel bir öneme sahiptir. Onlar, halk diplomasisinin günlük işleyişini sürdüren, güven ve misafirperverlik atmosferi yaratan, VOKS ve Rossotrudniçestvo’nun fikirlerini somut eylemlere dönüştüren kişilerdir. Onların katkısı olmadan hiçbir devletlerarası girişim gerçek bir anlam taşıyamazdı. Bu insanlar, Rusya ile Türkiye arasındaki kültürel köprünün mimarları, onun en sağlam dayanağı ve gerçek gücüdür.
Kültürel diplomasi, sadece karşılıklı anlayış sanatı değil, aynı zamanda ortak bir sorumluluktur. Her konser, sergi veya eğitim programı, diyalogun anlaşmazlıklardan daha güçlü olduğu bir geleceğe doğru atılmış bir adımdır.
Eğer sen de bu ortak tarihin bir parçası olmak istiyorsan — etkinliklerimize katıl, kültürel projelerde yer al ve Rusya ile Türkiye arasında dostluk köprüsünün inşasına katkı sağla!